- 0(506) 204 94 96
- av.yunussoysal@gmail.com
Ankara Miras Avukatı Mı Arıyorsunuz?
Bu makalemizde Eğitim Sözleşmesi Ve Fayda Taahhütnamesi Örneği sunarak eğitim sözleşmesi ile ilgili bilgileri sizlerle paylaşacağız. Ancak önemle belirtmeliyiz ki, eğitim sözleşmesi tanzimi ve sonrasında ortaya çıkabilecek süreçler hukuki bilgiye dayandığından ilgili süreçlerin bir İş Hukuku Avukatının hukuki yardımı eşliğinde sürdürülmesini tavsiye ederiz.
Eğitim Sözleşmesi ve Fayda Taahhütnamesi, cezai şart benzeri hükümler ile düzenleme alanı bulan bir protokoldür. İşveren ile işçi arasında işin niteliği gereği öncelikli olarak bir mesleki eğitim sürecinden geçirilmeleri sonucu imzalanan Eğitim Sözleşmesi ve Fayda Taahhütnamesi, genel olarak işverenin işçinin iş yerinde belirli bir süre çalışmasını garanti altına almaya çalışarak aldırılan eğitimin faydasının ve masraflarının karşılanmasını sağlamaya yönelik olarak yapılan sözleşmedir.
Eğitim sözleşmesi ve fayda taahhütnamesi sözleşmesi, genellikle işçinin haklı bir neden olmaksızın sözleşmede yazan süreden önce işten ayrılması veya performans düşüklüğü sebebiyle işten çıkarılması durumlarında işçinin kendisi için harcanan eğitim masraflarının işverene ödemesi ve bu bedelden bağımsız olarak belirlenen bir cezai koşul olarak belirlenen bir miktarı tazminat olarak ödemesi şartlarını barındırmaktadır.
Eğitim sözleşmesi ve fayda taahhütnamesi örneği, işverenin işçiyi eğitim sürecinde desteklemesini ve bu süreç sonunda işçinin kazandığı bilgi ve becerileri işyerinde etkili bir şekilde kullanabilmesini amaçlar. Eğitim taahhütnamesi, işçinin eğitim sürecini tamamlayıp işyerinde belirli bir süre boyunca çalışma taahhüdünü yazılı olarak kabul ettiği bir belgedir. Bu taahhütname, işverenin eğitim masraflarını karşılaması karşılığında işçiden beklediği karşılığı güvence altına alır.
İşçi eğitim taahhütnamesi örneği, işçinin eğitim sürecini tamamlayıp işyerinde belirli bir süre çalışma yükümlülüğünü kabul etmesini içerir. Bu belge, işçinin eğitim aldığı alanda uzmanlaşmasını ve işverene değerli bir varlık olmasını hedefler.
Borçlar Kanunun 158-161. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, İş Kanunlarında konuya dair bir hükme yer verilmemiştir. İş Hukukunda İşçi Yararına Yorum İlkesinin bir sonucu olarak sadece işçi aleyhine yükümlülük öngören cezai şart hükümleri geçersiz sayılmış ve bu yönde yerleşmiş içtihatlar öğretide de benimsenmiştir. Yine, Yeni Borçlar Kanunu Tasarısının 419. maddesinde şeklinde kurala yer verilmiştir.
Başka bir anlatımla işçi aleyhine olarak belirlenen cezai şartın, koşulları ve ceza miktarı bakımından işverenin sorumluluğunu aşması düşünülemez. İki taraflı cezai şartta işçi aleyhine bir eşitsizlik durumunda, cezai şart hükmü tümden geçersiz olmamakla birlikte, işçinin yükümlülüğü işverenin sorumlu olduğu miktarı ve halleri aşamaz.
Belirli süreli iş sözleşmesinin süresinden önce feshi koşuluna bağlı cezai şartın sonuç doğurabilmesi için öncelikle taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirli süreli olup olmadığının tespiti gerekir. Bundan başka asgari süreli iş sözleşmelerinde aynı türde hükümler konulması mümkündür.
Bu arada işçinin bakiye süre ücreti ölçüt alınarak kararlaştırılmış olan cezai şarttan başka sözleşmenin kalan süresine ait ücretlerin de Borçlar Kanununun 325. maddesine göre talep edilip edilemeyeceği soruna değinmek gerekir ki, ifaya eklenen cezai şart çözüme gidilmesi ve buna göre koşulların varlığı halinde sözleşmenin kalan süresine ait ücretlerin ayrıca talep edilebileceği belirtilmelidir. Gerçekten, Borçlar Kanununun 158/II. maddesine göre, borcun belli zaman ve yerde ifa edilmemesi hali için cezai şart kararlaştırılmışsa, alacaklı hem ifa hem de cezai şartı talep edebilecektir.
Borçlar Kanunun 161/son maddesinde fahiş cezai şartın hakim tarafından tenkis edilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. İş Hukuku uygulamasında işçi aleyhine cezai şart düzenlemeleri bakımından konunun önemi bir kat daha artmaktadır. Şart ve ceza arasındaki ilişki gözetilerek işçinin iktisadi açıdan mahvına neden olmayacak çözümlere gidilmelidir. İşçinin belli bir süre çalışması şartına bağlanan cezalardan, sözleşme kapsamında çalışılan ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak indirime gidilmelidir.
Eğitim Sözleşmesi ve Fayda Taahhütnamesi ile işçiye iş akdinin kendisi tarafından haksız feshedilmesi veya işveren tarafından haklı sebeple feshi halinde tazminat ödeme yükümlülüğü getirilirken işveren açısından sadece işverenin haksız feshi halinde tazminat ödeme yükümlüğü getirilmektedir.
Eğitim sözleşmeleri ve fayda taahhütnamelerinde avukatın önemi, tarafların haklarını ve yükümlülüklerini doğru bir şekilde anlamalarını ve belirtilen şartlara uygun bir şekilde hareket etmelerini sağlamaktadır. Avukat, sözleşmenin detaylarını inceleyerek müvekkilini bilgilendirir ve potansiyel riskleri ortaya çıkarır. Ayrıca, gerektiğinde sözleşmenin şartlarını müzakere eder ve müvekkilinin çıkarlarını korumak için uygun hukuki stratejiler geliştirir. Bu sayede, taraflar arasında adil ve dengeli bir anlaşma sağlanabilir ve olası uyuşmazlıkların önüne geçilebilir.
Eğitim sözleşmesi ve Fayda taahhütnamesi örneğinin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için uzman bir İş hukuku avukatının danışmanlık desteği elzemdir. Bunun için İş hukuku avukatı Yunus Soysal ile iletişime geçmenizi öneririz.
Hemen aşağıda makalemizin sonunda eğitim taahhütnamesi örneğini bulabilirsiniz. Fakat önemle belirtmeliyiz ki, eğitim taahhütnamesi veya işçi eğitim taahhütnamesi örneği tek başına yeterli olmayabilir. Bu gibi durumlarda bir iş hukuku avukatının yardımı gereklidir. Eğitim taahhütnamesi, diğer adıyla eğitim sözleşmesi ve fayda taahhütnamesi örneğini hemen altta bulabilirsiniz. Şimdiden işinize yaraması dileğiyle.
EĞİTİM SÖZLEŞMESİ VE FAYDA TAAHHÜTNAMESİ
Madde 1 – Taraflar;
Aşağıda açık adresleri yer almakta olan personel …………. …………. ile …….. Şirketi arasında aşağıdaki şartlarla, işveren tarafından verilen eğitimlerden elde edilen faydanın sözleşmede belirlenen süre ile işyerine geri dönüşünün sağlanmasına yönelik işbu eğitim sözleşmesi ve fayda taahhütnamesi imzalanmıştır.
Bu sözleşmede taraflar “personel” ve “işveren” olarak anılacaktır.
Personel:
Adresi :
İşveren:
Adresi :
Madde 2- Eğitimin Geri Dönüşünün Taahhüt Edilmesi;
Personel ile işveren, personelin …/…/… tarihi itibariyle başlamış olduğu görevi boyunca, söz konusu görevi veya atanabileceği yeni görev ve unvanı ile ilgili olarak gerek şirket içi gerekse şirket dışı, gerek yurt içi gerekse yurt dışı verilecek olan tüm eğitim, yazılı doküman ve bilgileri, işi ile ilgili olarak en iyi şekilde uygulamayı kabul ve taahhüt etmiştir.
Madde 3- Sözleşmenin Feshi Halinde Eğitim Masraflarının Geri Ödenmesi;
Personel, çalışmaya başladığı tarihten itibaren ….. (…….) yıl içerisinde 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesi uyarınca kendisine haklı nedenle derhal fesih hakkı veren nedenler dışında herhangi bir nedenle iş sözleşmesini feshederse veya çalışmaya başladığı tarihten itibaren …… (……..) yıl içerisinde iş sözleşmesinin 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca işveren tarafından haklı nedenlerle feshine yol açarsa veya 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesi uyarınca işverene haklı nedenle derhal fesih hakkı veren herhangi bir nedenle iş sözleşmesinin bildirimsiz feshine sebebiyet verirse, bu süre içerisinde şirket tarafından verilmiş olan gerek şirket içi gerekse şirket dışı, gerek yurt içi gerekse yurt dışı eğitim harcamalarından sayılan ve eğitim programı için harcanan eğitmen ücreti, eğitmen masrafları, eğitim dokümanları için yapılan harcamaları, konaklama giderleri, yol parası, servis, yemek ve benzeri masrafların kişi başına düşen miktarını hiçbir itirazı olmaksızın nakden ve defaten şirkete ödemeyi ve bu konuda hiçbir itirazının olmayacağını, bu konuda şirket nezdindeki her türlü hak ve alacaklarından şirketin takas ve mahsup yapabileceğini peşinen kabul ve taahhüt etmiştir.
Madde 3- Sözleşmenin Feshi Halinde Diğer Cezai Şartlar;
Personel, çalışmaya başladığı tarihten itibaren ….. (…….) yıl içerisinde 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesi uyarınca kendisine haklı nedenle derhal fesih hakkı veren nedenler dışında herhangi bir nedenle iş sözleşmesini feshederse veya çalışmaya başladığı tarihten itibaren ….. (…….) yıl içerisinde iş sözleşmesinin, 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca işveren tarafından haklı nedenlerle bildirimli feshine yol açarsa veya 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesi uyarınca işverene haklı nedenle derhal fesih hakkı veren herhangi bir nedenle iş sözleşmesinin bildirimsiz feshine sebebiyet verirse (ihbar tazminatı dışında) son aldığı ücret esas alınarak hesaplanan …….. (……….) brüt maaş tutarındaki tazminatı nakden ve peşin olarak şirkete ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt etmiştir.
Yine aynı şekilde iş sözleşmesinin başladığı tarihten itibaren ….. (…….) yıl içerisinde, haklı bir neden ileri sürmeden personelin işine son veren işveren, personelin son aldığı ücret esas alınarak hesaplanan …….. (……….) brüt maaş tutarındaki tazminatı kendisine nakden ve peşin olarak ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt etmiştir.
Madde 4 – Tebligat Adresi;
İş bu sözleşmede yazılı tarafların isimleri altında yer alan adresler tebligat adresidir. Tarafların bu adreslere yapacağı bütün ihbar ve tebliğlerin geçerli tebligatlar olduğu kabul edilir.
Taraflar adresini değiştirdiği takdirde yeni adresini diğer tarafa derhal yazı ile bildirmek zorundadır.
Sözleşmede yazılı adrese gönderilecek yazıların tebliğ edilmemesinden ve yeni adresini bildirmemesinden doğacak sonuçların sorumluluğunu yeni adres bildirim yükümünü gereğince yerine getirmeyen taraf öncelikle kabul eder.
Madde 5 – Uyuşmazlıkların Çözümünde Yetkili Mahkeme ve İcra Daireleri;
İşbu sözleşmeden dolayı taraflar arasında doğabilecek uyuşmazlıkların çözümünde …….. Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunu kabul ve taahhüt etmişlerdir.
İş bu sözleşme 5 maddeden ibaret olup …/…/… tarihinde 2 (iki) nüsha tanzim edilerek imza altına alınmıştır.
İŞVEREN PERSONEL
ADI SOYADI AD SOYAD
İMZA İMZA
Yazımızı burada noktalıyoruz ve faydalı olmasını diliyoruz. Sizlerin de İş Hukuku alanında bir avukata ihtiyacınız varsa Ankara İş Hukuku Avukatı Yunus Soysal ile iletişime geçebilirsiniz.
Ankara merkezli hukukçudur. Uzmanlık alanları arasında Kira Hukuku, Miras Hukuku, İdare Hukuku, Şirketler Hukuku, İş Hukuku ve Gayrimenkul hukuku bulunmaktadır. Ankara Barosuna bağlı serbest avukat olarak gerçek ve tüzel kişi müvekkillerin her tür hukuki süreç takibini ve dava takibini yürütmektedir. Mesleki bilgisi ve tecrübesiyle kendi alanındaki davalarda müvekkillerine en iyi sonuçları sunma konusunda azimlidir. Adaletin her zaman en yüksek standartlarda uygulanmasını, bu sayede hukuki süreçlerde bilinçli, etkin ve doğru kararlar alınmasını sağlamaktadır. Müvekkillerimize sunduğumuz hizmetlerimiz kapsamında hedeflenen amaçlara en doğru hukuki destek ile ulaşabilmelerini sağlamayı etik değerlerimize olan bağlılığımız ile elde etmeye gayret göstermekteyiz.
Uzun yıllara dayanan tecrübemizle Miras Hukuku, İş Hukuku ve Gayrimenkul Hukuku alanlarında doğru, güvenilir, çözüm odaklı yaklaşımlarla müvekkil memnuniyetini en üst aşamada tutarak dava takibi ve danışmanlık hizmeti vermekteyiz.
Av. Yunus Soysal İletişim
Ankara Miras Avukatı